Hepimiz sevilmek isteriz de kimse hak ettiği gibi sevilmek neden istemez ki?
Hep bir eksik hep bir geç kalınmışlık. Hep bir beni böyle kabul et temennisi. İyi ki varsın aslında ne sade cümle. Yeri geldiğinde de İçinde ne fırtınalar olan üç kelime. Kaç gözyaşı sığar içine?
Kaç kere daha fazlasını hak etmiştim suskunluğunu taşır?
Kaç sarılmak isteyip de sarılamayışın pişmanlığı vardır?
Kaç keşke? Kaç bir daha bulamam korkusu?
İyi ki varsın son zamanlarda ne kadar söylenen kolay bir cümle oldu. Sanki bir ömürlük minnettarlık yüklenmiş gibi.
Biraz sevecen davranan birini görüyoruz. Bir kahve ısmarlıyor. Biz de storyde etiketliyoruz. Canımsın, iyi ki varsın. İnsan bu cümleyi wi-fi şifresi gibi herkese dağıtır mı? Çünkü kalp bağışıdır. Bazılarına iyi ki varsın dedik.
Onlar ne yaptı? Bizi hayatlarının geçici klasörüne kaydetti. Çöp kutusunu bile boşaltmaya tenezzül etmeden sildi.
Peki neden bol keseden verdik o cümleyi? Çünkü biz duygusalız ya. Romantik bir yağmurda şemsiye yerine yüreğimizi açan insanlarız.
Bir günaydın mesajıyla iyi ki sanan, bir nasılsınla aidiyet hisseden saf yürekleriz. Bu cümle günaydın gibi sıradanlaşmamalı. İnce düşünülmeli. Gönülden kurulmalı. Hatta belki de az biraz titreyerek söylenmeli. Dua gibi sevilmeliyiz. İç huzuru gibi. Şükür gibi.
Artık iyi ki cümlesi kolay kurulmasın. Bir CV gibi sunulmasın. Bu cümle bir özgeçmiş değil ki bir öz değer meselesi. Birinin iyi kisi olacaksak da var gibi görünüp yok gibi hissettirmemeliyiz. En önemlisi de kaybolduğumuzda arkamızda enkaz bırakmamalıyız. Biri çıka gelir hayatımıza bazen.
Hiçbir şey yapmasa da her şeyimiz oluverir.
O kişiyle konuşmasak da içini çözmüş gibi oluruz. Kahvenin yanında gelen küçük çikolata gibi mesela. Kendisi minik ama eksikliği tamamlanmayan.
Yorulmayız onun yanında. Onun sessizliği bile şifa gibidir. Çünkü biz onda kendinimizi duyarız. Yankımızı.
Kalbimizin en derininden gelen bu sözü, şimdiye kadar her yüreğe bolca sunduk. Kimi kırdı, Kimi de eksiltti. Ama olsun. Biz hak edene de söyledik. Belki bir gün biri içtenlikle gözümüzün içine bakıp hiç ezberlemeden, hiç rol yapmadan bize yi ki varsın diyecek. Biz o an sadece sevilmiş değil anlaşılmış da hissedeceğiz. Bazı insanlar unutulur. Bazıları hatırlanır. Bazıları sadece hayatımıza uğrar. Bazıları hayatımızın en güzel parantezidir. Çok azı da iyi ki diye anılır. O çok azı olmak için var olmak yetmez. İz bırakmak gerekir.
Yürekte yer edinmek gerekir. Hatta bazen.de hiçbir şey yapmadan sadece kalmak gerekir. İyi ki varsın demek kolay ama iyi ki olmak emek ister. Biz hâlâ birinin iyi kisi olamıyorsak belki de bunca zaman yanlış yüreklerde dolaşmışız demektir.
Peki iyi ki varsın demekle, gerçekten var olmak aynı şey mi sizce?