
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) ev sahipliğinde İslam İktisadı ve Finansı Uygulama ve Araştırma Merkezi (AKİFAM), Marmara Üniversitesi İslam Ekonomisi ve Finansı Enstitüsü (MÜİSEF) ile Albaraka Türk Katılım Bankası iş birliğinde “II. İslam Ekonomisi ve Finansı Akademik İstişare Çalıştayı” gerçekleştirildi.
İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda Kuran-Kerim tilaveti ile başlayan çalıştaya; AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şuayıp Özdemir, T.C. Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Katılım Finans Dairesi Başkanı Dr. Tarık Akın, Türkiye Katılım Bankaları Birliği Genel Sekreteri İsmail Vural, AKÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuğrul Kandemir, MÜİSEF Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Şakir Görmüş, AKİFAM Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Doğan Öztürk ile birlikte akademisyenler, kurum ve kuruluş temsilcileri ile öğrenciler katıldı.
15 GÜNDE BİR OLMAK ÜZERE FIKIH VE AHLAK OKUMASI
Çalıştayın açış konuşmasını yapan AKİFAM Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Doğan Öztürk, 2018 yılında kurulan İslam İktisadı ve Finansı Uygulama ve Araştırma Merkezinin birçok etkinliğe ev sahipliği yaptığını ifade etti. Öztürk, “Bu zamana kadar Kuran-ı Kerim’de iktisadi olarak geçen terimlerin okumalarını gerçekleştirdik. Sektörün kıymetli temsilcileri ve alanında uzman hocalarımızla özel oturumlar düzenledik. 2021 yılında İslam İktisadı Araştırma Merkezi ile birlikte Temel İslam İktisadı Eğitim programını düzenledik ve en son geçen yıl da kitap okumaları ve tahlilleri gerçekleştirdik” dedi.
Gerçekleştirmek istedikleri projeler ve devam eden programlar hakkında da bilgiler veren Öztürk, şunları söyledi: “Her 15 günde bir fıkıh ve ahlak okuması programı gerçekleştiriyoruz. Temel hedefimiz; her hafta bir araya gelmek, birlikte okumalar yapmak, konu üzerinde tartışmalar ve çalışmalar yürütmek. Şu ana kadar iki fıkıh okuması ve iki ahlak okuması gerçekleştirdik. Bunun yanı sıra Afyon Kocatepe Üniversitesi İslam İktisadı ve Finansı Topluluğunu kurduk. Artık üniversitemizde öğrenci ayağımızı da tamamlayarak, inşallah yolumuza devam edeceğiz. Önümüzdeki bahar döneminde, İslam iktisadı ile ilgili spesifik bir konuda Marmara Üniversitesi ve diğer paydaşlarla birlikte bir çalıştay düzenlemeyi planlıyoruz. Genç MÜSİAD ile değer temelli projeler üzerine görüşmelerimiz devam ediyor. Ayrıca, İslam İktisadı Araştırma Merkezi ile 2021 yılında olduğu gibi bu sene de Afyon Kocatepe Üniversitesi ve Uludağ Üniversitesi öğrencilerine yönelik temel İslam iktisadı eğitimi düzenlemeyi hedefliyoruz. Programımız iki hafta sürecek; bir haftası Afyon Kocatepe Üniversitesinde, bir haftası ise Uludağ Üniversitesinde gerçekleştirilecek.”
“2026 YILINDA EN AZ İKİ ÖĞRENCİMİZİ UMRE‘YE GÖNDERECEĞİZ”
Programlara katılan ve sınavda başarılı olan öğrencileri Umre’ye göndereceklerini belirten Öztürk, “Her hafta yaptığımız fıkıh ve ahlak okumalarına katılan bir öğrencimizi Umre’ye göndereceğiz. Bununla ilgili görüşmelerimizi tamamladık. 2026 yazında öğrencilerimizden birini Umre’ye göndermeyi planlıyoruz. Ayrıca temel eğitim programına katılan ve bu program sonunda yapılan sınavda en yüksek puanı alan öğrencimizi de Umre’ye göndereceğiz. Böylece 2026 yılında en az iki öğrencimizi Umre’ye göndermiş olacağız” dedi.
“19 ÜNİVERSİTEDE YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA PROGRAMLARI VAR”
MÜİSEF Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Şakir Görmüş ise Türkiye’de İslam ekonomisi ve finansının değiştiğini ve yaklaşık 19 üniversitede yüksek lisans ve doktora programlarının olduğunu ifade etti. Görmüş, “Bu programlarda görev yapan akademisyenler, birbirleriyle çok fazla iletişim kuramıyor. Çok fazla birbirlerini göremiyorlar. Bunun eksikliği; bilgi ve tecrübe paylaşımı olamıyor. Bizde bu alandaki geleneği başlatmak ve İslam iktisadında çalışan akademisyenleri yılda bir araya getirmek için İslam Ekonomisi ve Finansı Akademik İstişare Toplantısının birincisini İstanbul’da yaptık. Afyon Kocatepe Üniversitesi ikincisini burada organize etti. Böyle bir güzel uygulama başlattık. Bu uygulama hayırlara vesile olur. Çünkü bu alanda çalışan birçok arkadaşımızın birbirinden öğreneceği çok şey var” ifadelerini kullandı.
“KAPİTALİST DÜŞÜNCENİN EGEMEN OLDUĞU ÇAĞDA; HER ŞEY MADDİ ÖLÇÜLÜYOR”
AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şuayıp Özdemir de AKÜ ev sahipliğinde gerçekleştirilen çalıştayda; İslam ekonomisi ve finansı alanında çalışan hocaları, araştırmacıları ve öğrencileri bir arada görmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi. Özdemir, “Bugün burada, insanlığı iki cihanda mutluluğa ulaştıracak bir ekonomik anlayışı düşünmek, tartışmak ve geliştirmek için bir aradayız” dedi. Özdemir, “İçinde bulunduğumuz kapitalist düşüncenin egemen olduğu çağ, ekonominin ahlaki değerleri erozyona uğrattığı bir özellik taşımaktadır. Hemen her şeyin maddi olarak ölçüldüğü, küresel olarak paranın ilahlaştırıldığı bu dönemde, gelir dağılımındaki adaletsizlikler derinleşmekte, çevresel sorunlar artmakta ve giderek artan hazcı tüketim, ahlakın iktisadın merkezine yerleştirilmesine olan ihtiyacı daha acil hale getirmektedir. Tüm bunlara rağmen halkı İslam’ın ilkelerini benimsemiş ve ona göre yaşayan ülkelerde kriz aynı derinlikte değildir” diye konuştu.
“İSLAM EKONOMİSİ DÜŞÜNCESİ, İNSANLIK İÇİN BİR KURTULUŞ REÇETESİ”
İslam ekonomisi düşüncesinin insanlık için bir kurtuluş reçetesi sunduğunu belirten Özdemir, “Bu anlayışın temelinde tabii ki Tevhid inancı bulunmaktadır. Tevhid inancı kula kulluğun önüne geçmektedir. İslam dini emirleriyle, yasaklarıyla ve teşvikleriyle insanı birey olarak inşa etmekte ve bu yolla toplumsal bir düzeni sağlamayı getirmektedir. İslam dininin emir ve yasaklarını merkeze alarak kurulan Asr-ı saadet, Endülüs ve Osmanlı medeniyetleri herkes tarafından bilinmektedir” dedi.
“İSLAMOFOBİ’Yİ POMPALAYAN BİR VAHŞİ MEDENİYET İŞİMİZİ ZORLAŞTIRMAKTADIR”
İçinde yaşanılan zaman diliminde uzunca bir süredir Müslümanların dünyaya örnek olacak bir medeniyetin sahipliğinden uzak bulunduğunu söyleyen Özdemir, şunları ifade etti:
“Bunun yanı sıra, askeri ve ekonomik gücü elinde tutarak Filistin’de olduğu dünya çapında zulümlere imza atan ve İslamofobi’yi pompalayan bir vahşi medeniyet işimizi zorlaştırmaktadır. Ama biz Müslümanlar olarak biliyoruz ve tarih de göstermektedir ki her toplumun bir ömrü bulunmaktadır. Bize düşen sonraki zamanlarda kurulacak İslam medeniyetine ulaşmada ümitsizliğe düşmemek ve elimizden geldiğince medeniyet inşasına katkı sunmaktır. Bu istişare toplantısını da bu medeniyetin kurulmasına bir katkı olarak görüyor ve katkı sağlayan sağlayacak herkese şimdiden teşekkür ediyorum. İslam ekonomi düşüncesi pratiğe yansıması için mülkün Allah’a ait olduğu ve rızkın Allah’tan olduğu, verilen rızıktan paylaşmanın esas olduğu, şükür, hayır, iyilik, ihsan, adalet, helal gibi yapıcı kavramlarla zihin dünyamızı inşa eden bu anlayışın gönüllülük esasına göre daha çok insan tarafından benimsendiğinde ve hayata geçirildiğinde örnek bir medeniyet kurulacağına yürekten inanıyorum.”
Özdemir, yaşanılan çağda altından kâğıt paraya, kâğıt paradan kredi kartına ve bugün kripto paralara dönüşen hızlı bir dönüşüm yaşandığını ifade etti. Son birkaç yüzyılda parayla birlikte bankaların da hızla profesyonelleşmiş, büyümüş ve yayılmış durumda olduğunu belirten Özdemir, sözlerine şöyle devam etti:
“Faizli bankaların ne kadar büyük kazançlar sağladığı herkes tarafından görülmektedir. Katılım bankaları da ticari bankalarla aynı mevzuata tabi olarak faaliyet göstermektedir. Faizden kaçınmak isteyen Müslümanlara bir sığınak vazifesi görürken, sahiplerine büyük kazançlar getiren katılım bankalarının, gelecekte kurulacak İslam medeniyetinin her türlü piyasada test edilmiş ve işlerlik kazanmış bir kurumsal yapısı olarak başarıya ulaşması dileğimi belirtmek istiyorum. İslam ekonomisi ve finansı tartışmalarının katılım bankalarından ibaret olmaması gerektiğini, İslam dinin beş temel emrinden birisi olan zekâtın kurumsallaşmasının, faiz yerine paylaşımın, spekülasyon yerine üretimin, bencillik yerine dayanışmayı esas alan anlayışın yaygınlaştırılması gerektiğine de dikkat çekmek istiyorum.”
Üniversitelerin bilgi üreten, düşünce geliştiren ve toplumun geleceğine yön veren kurumlar olduğunu dile getiren Özdemir, “Bizler bu bilinçle, İslam ekonomisi ve finansı alanında güçlü bir akademik birikim oluşturmayı ve bu alanda çalışan bilim insanlarının ortak çabasını desteklemeyi önemsiyoruz. Çünkü biliyoruz ki bu alanı geliştirmek için yapılan her bir akademik toplantı, her bir araştırma, her bir fikir paylaşımı; sadece ilmi değil, aynı zamanda insani ve vicdani bir sorumluluğun gereğidir” dedi.
Açış konuşmalarının ardından İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Bal’ın moderatörlüğünde “Çalışma Komisyonlarının Bir Yıllık Değerlendirme Sunumları” başlıklı panele geçildi. AKÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuğrul Kandemir’in moderatörlüğünde “Kamu, Sektör ve İş Dünyasının Akademi ile İş Birliği” başlıklı panel, AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şuayıp Özdemir’in moderatörlüğünde “İslam Ekonomisi ve Finansının Dünü-Bugünü ve Geleceği” konulu panel ile Necmettin Erbakan Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necmeddin Güney moderatörlüğünde “İslam Ekonomisi ve Finansı Akademisinin Sorunları ve Çözüm Önerileri” başlıklı panel gerçekleştirildi.





