Gelecek Partisi İl Başkanı Niyazi Ertaş, Medya03’de Gazeteci-Sunucu Kadir Kaplan’ın sorularını yanıtladı. Ertaş, genel siyasetten yerel siyasete, eğitimden spora kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu.
İNŞALLAH BU BİRLİKTELİK BOZULMAZ
Afyonkarahisar’da muhalefet Parti İl Başkanlarıyla güçbirliği içerisinde olduklarını ifade eden Ertaş şunları söyledi: “Afyonkarahisar’da Türkiye'de olmayan bir güç birliğimiz var. 6-7 parti zaman zaman Cumhuriyet Halk Partisi de dahil oluyor. İl başkanları olarak programlara gideceksek hep birlikte gidiyoruz, katılmayacak isek de hep birlikte gitmiyoruz. Bunun için bu ittifakı zedeleyecek her türlü şeyden kaçınıyoruz.
Örnek vereyim. Sayın liderimiz Ahmet Davutoğlu'yla Zafer Partisinin farklı bir söylemleri var. Ama biz İl Başkanlarıyla oturduk dedik ki: “Yukarıda siyaset farklı olabilir, farklı şeyler olabilir ama biz aşağıda Afyon'da bu birlik ve beraberliği kesinlikle bozmayalım. Bu birlik ve beraberliğimizi kardeşhane devam ettirelim. Birimizin eksiği, kusuru farklı olabilir, bir şeyler olabilir ama birbirimizin yarasını sararak bu birlik ve beraberliği devam ettirelim.” ve ettiriyoruz. Buna Anahtar Partisi de katıldı.
Yakın bir zamanda CHP’nin İl Başkanı değişti, kendisiyle oturduk konuştuk. “Böyle bir ittifakın içerisindeyiz. Dahil olmak isterseniz bu birliği sürdüreceğiz, değilse biz yolumuza devam ediyoruz.” şeklinde konuşmalarımız oldu ve memnuniyete katıldı. Mesela 10 gün önce Sayın Selçuk Özdağ bey ve Deva Partisinden İdris Naim Şahin bey geldi. Afyon Merkez de misafir ettik. Gelecek, Deva, Cumhuriyet Halk Partisi, İyi Parti hepimiz beraber olduk, ağırladık. Bizim için buradaki birlik, beraberlik çok önemli. Bu birlik beraberliğin devamı içinde büyük gayretler sarf ediyoruz, inşallah bozulmaz.”
TÜRKİYE’DE ÜÇÜNCÜ BİR YOL LAZIM
DEVA Partisinin herhangi bir partiyle birleşerek kendisini lav etmesinin mümkün olmadığını ifade eden Ertaş şunları söyledi: “Biz bir partiyiz, insanlara söz verdik. Gelecek Partisi olarak herhangi bir partiyle birleşmemiz, ismini lav etmesi mümkün değil. Siyasi konjonktürde bir arayış var. Halkın büyük kesimi AK Parti’den muzdarip. Bir tarafta ana muhalefet partisi var, buradan da istediğini bulmuş değiller. Türkiye’de üçüncü bir yol lazım. Bu üçüncü yolu geçmişte Dışişleri Bakanlığı, mevcut Cumhurbaşkanlığına danışmanlık yapmış ve geçmiş dönemde çok güzel Başbakanlık yapmış, liyakatlı bir lideri var. O lider diyor ki üçüncü bir yol lazım. Bu yol için de ne gerekiyorsa buna biz varız. Bu memleketin bu kaostan çıkması lazım. Çok zor günler yaşıyoruz. Bu zor günleri atlatabilmek için siyasette üçüncü bir zemin lazım. Bu zemin için ancak ve ancak birleşmeyle mümkün olacağı kanaatine varılmıştır. Bu idare şekli tutmadı, olmadı. Türkiye'de bu idare şeklini benimseyemedik. Cumhurbaşkanlığı sistemi olmuyor. Eski düzene milletvekili, meclis düzenine geçmemiz lazım. Bunun için de yeni bir ekol lazım. Bu ekolün liderliğini de sayın Ahmet Davutoğlu yapacaktır.”
AK PARTİ’YE GEÇMİYORUZ!
“Biz bir el sıkıştık herkes dedi ki AK Parti'ye geçiyorlar.” diyen Ertaş sözlerini şöyle sürdürdü: “Sayın Genel Başkanımız dedi ki: ‘Biz Devlet adamıyız. Eğer Türkiye bu buhrandan kurtulacaksa ve bize bir görev düşüyorsa biz bu göreve şartsız varız. Nerede ne icap ediyorsa yaparız.’ dedi. Biz hiçbir partinin hiçbir şekilde altında veya üstünde değiliz. Biz bu memleketin kurtuluş reçetesini çıkarmış, ismi de Gelecek olan bir partiyiz. Bu milletin ümitvariyiz. Onun için diyoruz ki ümitvar olunuz bu millete. En güçlü seda bizden gelecektir. Biz bu çalışmaları yapıyoruz.”
HÜKÜMETİN ÖMRÜ TAMAMLANMIŞTIR
Ekonomi yönetiminin doğru işler yapıp-yapmadığıyla ilgili düşüncelerini paylaşan Ertaş şunları söyledi: “Mesela Mehmet Şimşek meselesi değil. Sen 3 gün önce farklı ifadeler kullandığın şahsı 3 gün sonra ekonomiyi düzelt diye getirir başa oturtursan en büyük hata burada. İkincisi: Bizim Türkiye Büyük Millet meclisimiz var. 25 Temmuz'la tatile girdi. Aradan belli bir süreç geçti, 1 Ekim’de açıldı. 1 Ekim'de açıldıktan sonra 3 hafta çalıştılar arkasından tekrar tatile girdiler. Bu iktidar, bu milleti düşünmüyor. En başta burdan kaybediyoruz. Bağ-kurluların prim gün sayılarının düşürülmesi, kadro bekleyen taşeronlar, çıraklık ve stajyerlerin sigorta başlangıç kanun teklifi, memurların 3.600 göstergesi, memur emeklisine verilecek seyyanen zam, kamuda mülakatın kaldırılması, Covid düzenlemeleri, atanmamış öğretmenlerin sorunları, öğretmenlerin kalıcı istihdam politikaları, öğretmen açığının giderilmesi teklifleri bekliyor. Bunlarla alakalı problemler mecliste beklerken, iktidar mecliste yok tatilde. Onun için ekonomiden veyahut da bu hükümetten bir şey beklememek lazım. Bu hükümetin ömrünü tamamlanmıştır.”
TÜRKİYE’NİN KANAYAN YARASI EĞİTİM
Türkiye’de eğitim başlı başına bir sorun ve kanayan yarası olduğunu ifade eden Ertaş konuyla ilgili şunları söyledi: “Biz eğitimi 20 yıl önce bitirmişiz. Köylerdeki okulları kapatmakta eğitimi tıkamışız. Köylerde okulları atıl duruma getirmekle eğitime y en büyük kötülüğü yapmışız. Köylerdeki okulların kapanmasından sonra köyler boşaldı, tarımda bitti oralarda. Onun için eğitim Afyon'la alakalı değil, Türkiye'yle alakalı farklı bir konumda.”
MİLLİ EĞİTİMİ KONUŞMAYA GEREK YOK
Milli eğitimde aynı yerde sayıyorsak, bir üst seviyeye çıkamamışsak konuşmaya gerek olmadığını ifade eden Ertaş, Afyonkarahisar Milli Eğitim Müdürlüğü ile ilgili eleştirilerini şöyle sıraladı:
“Afyon'da eski Müdür döneminde eğitimsizlik zirveye çıkmıştı. Yeni Milli Eğitim Müdürü geldiğinde bir beklenti içerisine girdik. 2 yıldır ne yapacak? nasıl olacak? diye bir beklenti içerisindeyiz. Ama bir bayrak problemini halledemeyen bir Milli Eğitim Müdürü var. Geçmişte siyasi kariyeri olan bir başkan Afyon’da yıkılması ve tadilat yapılması gereken okulları ifade etti. Milli Eğitim ve Valilik bunu kabullendi. Okullardaki bu tamir tadilat veya güçlendirme olayının nerelerde olduğu belli değil. 4 tane okulu yaptılar hâlâ gerisi duruyor. Çocuklarımız tadilat yapılacak bu okullarda eğitim görüyorlar. Ya yıkılırsa kimin vebalinde! Ayrıca taşımacılığa bir çare bulacağız dediler. Afyon Milli Eğitim Müdürü söyledi bunu. İscehisar’da çocuklarımız vefat etti, bir çare geldi mi? Herhangi bir noktaya getirildi mi? Basına bu hususta bir beyanat verip ‘Biz taşımacılığı Afyon'da bitirdik’ diyebildiler mi? Hâlâ temizlik olayı zirvede. Temizlik yok, çocuklar tuvaletlere giremiyor. Bir tane sabun koyamıyorsun ve öğrencilerden para alınmayacak dendiği halde öğrencilerden para alınıyor ve bu alınan para nereye gidiyor, kime veriliyor? Veliler mecbur kalıyor, para ödemeye bakmayın siz. Bende mesajlarımda var, telefona bakabilirsiniz. Bizden bugün şu okulda şu Aile Birliği para istedi, Okul Müdürü istemiyor da aile birliği istiyor. Nereye gidiyor bu para? Yılbaşında Milli Eğitim Müdürü çıkıyor diyor ki, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan ödenek gelmiştir. Hiçbir yere ihtiyacımız yoktur. Her okul çiçek gibi olacak diyor. Bakıyorsun hiçbir şey yok. Ve eğitimde hâlâ geçmiş dönemdeki aynı yerimizde sayıyorsak, bir üst seviyeye çıkamamışsak. Diğer iller seviyesinde belli bir noktaya gelememiş isek Milli Eğitim konuşmaya gerek bile yok.”
YETKİLİLER BİR ÇARE BULMALI
Akcin mahallesi girişinde okulda eğitim gören çocukların yaşadığı mağduriyetten bahseden Ertaş şunları söyledi: “Akcin mahallesinin girişindeki okulun karşısında bir spor kompleksi var. Bu spor kompleksi atıl durumda, kullanılmıyor. Diğer okullarda da var. Şimdi peçeteye kadar düşmüş bu hap olayı. Spor kompleksi camlar kırık, perişan vaziyette. Buraya akşamüstü garip farklı insanlar geliyor, burada kalıyorlar. Akşamüstü okul çıkışında karanlıkta çocukların önünü kesip bu uyuşturucuyla alakalı zorluyorlar. Şayet olmazsa para istiyorlar. Okulla durak arası mesafeli, çocuklar oradan biniyor arabaya. Yetkililerin bu hap olayına bir çare bulmaları lazım.”
İKTİDARIN AFYON’A SÖZÜ VARDI
İktidar mensuplarının eğitimle alaka Afyonkarahisar’a üç tane sözü olduğunu hatırlatan Ertaş konuyla ilgili şunları söyledi: “İktidarın Afyon'a sözü vardı. Özel Yetenekli Çocuklar Okulu yapacaktı. Ben iktidar mensuplarına soruyorum. Buradan iktidarın İl Başkanı ve sayın Vekillerime. Özel yetenekli çocuklara okul sözü hangi safhadadır? İkincisi Lojistik Köy projesi vardı. Eğitimle alakalı lojistik bir köy oluşacaktı. Bu köyün içerisinde eğitimden, ticaretn her şey mevcut olacaktı. Bu da unutuldu herhalde. Bir de Öğretmen Akademisi kurulacaktı. Bunlar Afyon'umuza değer katma noktasında çok önemli. Yapılması hususunda bizden katkı bekleniyorsa biz her zaman yanlarında olduğumuzu bildiririm.”
Programın tamamını aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=sgbufTO8Hco&t=5s





