Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Muhtar Demirci dün Hocalar ilçesinde yaşanan bir olayla ilgili çok ciddi iddialar ortaya atarak Eğitim Bir Sen Afyonkarahisar Şube Başkan Mustafa Arslan ve yardımcısıyla ilgili zehir zemberek açıklamalarda bulundu. Bugün basın toplantısı düzenleyen Arslan iddialara cevap verdi.

KAMERA KAYITLARINDA HAKİKAT ANLAŞILACAK

Arslan şunları söyledi: “Şehrimizde yayınlanan bazı medya organlarında sendikamız ve şahsımıza yönelik iftiraların haber olarak değerlendirildiğini görmemiz üzerine bu açıklamayı sizlerle paylaşıyoruz.

Yaptığımız bu açıklama ile konu anlaşılacak iftira ile karartılmaya çalışılan mesele aydınlığa kavuşacaktır. 4688 sayılı kamu görevlileri sendikaları ve toplu sözleşme kanunu çerçevesinde kamu görevlilerine tanınan hakları kullanarak sendikal faaliyetlerde bulunuyoruz. Bu çerçevede okul ziyaretleri yaparak hem yaşanan sorunları tespit etmeye çalışıyor hem de eğitim çalışanları ile istişarelerde bulunarak sorunlarımızın çözüm yollarını arıyoruz. Geçen hafta da çalışma takvimimiz çerçevesinde Hocalar ilçemizdeki eğitim kurumlarında görev yapan arkadaşlarımızı ziyaret ettik.

Bahse konu okul da ziyaret ettiğimiz okullar arasında yer aldı. Tüm okul/kurum ziyaretlerimizde olduğu gibi okul müdürü aranarak randevu alınmış, planlı bir ziyaret gerçekleştirilmiştir. Bu okulun müdür ve müdür yardımcısı sendikamızın üyesi olmakla birlikte maalesef aralarındaki anlaşmazlıklar sebebiyle bir soruşturmaya muhatap olmuşlardı.

Ziyaret niyetimiz geçirdikleri soruşturmanın ardından okulda eğitim ortamını zehirleyip çalışma huzur ve barışını zedeleyecek davranışlardan sakınmalarını tavsiye etmek ve yaşadıklarına bir sünger çekerek geride bırakmalarını istemekti.

3 bin yıllık tarihi tuvalet!
3 bin yıllık tarihi tuvalet!
İçeriği Görüntüle

Okul müdürünün odasına girip az önce ifade ettiğim niyet üzerine konuşup tavsiyede bulunduk. Okul müdürü bu tavır ve sözlerimiz üzerine tepki gösterdi. Soruşturmada kendisini desteklememiz gerektiğini yanlış yaptığımızı söyledi. Soruşturmada sahip çıkmadınız bari şimdi okuldan gönderilmesini sağlayın dedi.

Bunun üzerine Müdür Bey mesai arkadaşınız kadın müdür yardımcısına ahlaksız, terbiyesiz vb çok ağır hakaretlerde bulunduğunuz iddia ediliyor. Üstelik bu hakaretleri öğretmenler kurulunda yaptığınız söyleniyor. Bu suçlama için soruşturma açılması gayet doğal, suçsuz iseniz soruşturma neticesinde ortaya çıkar diyerek teskin etmeye çalıştık. Lakin kendisinin teskin olmaya niyeti yok gibi görünüyordu. Gösterdiği eğitimciye yakışmayan üslup ve tavırlardı. Olağan devam eden ziyaretimizde, bir öfke patlaması ve cinnet hali içerisinde bir anda elindeki bardağı yere çarparak, bağırmaya başlaması ve odasından dışarı çıkarak bağırmaya devam etmesi üzerine beklemeksizin okuldan ayrıldık. Olay üzerine dillendirilen yalan beyan ve iftiralarla ilgili kamera kayıtları incelendiğinde hakikat anlaşılacaktır.”

KADINA HAKARETİ HİÇ KİMSE TASVİP ETMEZ, ÖRTEMEZ!

“Bu gayrı ahlaki işlerin faili bir okul müdürü sendikamızdan istifa ederek, başka bir sendikaya üye olmuş. Kendilerine hayırlı olsun.” diyen Arslan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Devletimiz Afyonkarahisar’a kadın vali atarken, belediye seçimlerinde halkımız bir çok yerde kadınları belediye başkanı olarak seçerken, böylesi bir şehirde kadına hakareti hiç kimse tasvip etmez, hakareti örtemez. Bunu hele hele biz hiç yapmayız. Kimse bizden üyemiz dahi olsa bir eğitim çalışanına, hele hele bir kadına yapılan hakaretlere kayıtsız kalmamızı bekleyemez. Ağzı bozuk, küfürbaz, kadına şiddeti reva gören bir kişi üyemiz dahi olsa biz haksızlığı savunamayız. Zulüm bizdense ben bizden değilim şiarıyla ilkeli duruşumuzu sürdüreceğiz. Tüm bu gayrı ahlaki işlerin faili bir okul müdürü sendikamızdan istifa ederek, başka bir sendikaya üye olmuş. Kendilerine hayırlı olsun.”

AĞZI BOZUK KİŞİ HAKKINDA ADLİ VE İDARİ SORUŞTURMA TALEP ETTİK

“Tüm bunların üzerine bu kişi yaptığından utanmak yerine iftiralarına ortak bulup kamuoyunu manipüle etmeye kalkıyor.” diyen Arslan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz geçirdiği soruşturmanın üzüntüsü ile yapmış olabilir diyerek eğitimciye yakışmayan, Türk örf ve adetleri ile bağdaşmayan tavırlarını sineye çekmeyi düşünürken yaptığı pisliğin üzerine tüy dikercesine yaptıkları üzerine bu tavrımızı terk ettik.

Eğitimcilik ve yöneticilikten bihaber, ağzı bozuk bu kişi hakkında adli ve idari bir soruşturma başlatılması talebiyle başvurumuzu gerçekleştirdik.

Bu olayın başka sendikalar tarafından sendikal rekabet içerisinde bir avantaja dönüştürülmek istenmesini tabi buluruz. Lakin sendikal rekabetin dışına taşarak iftiralar ve hakaretlere kalkışılmasına asla sessiz kalmayacağız. Öncelikle tüm hakaretlerini kendilerine aynıyla iade ediyoruz. Kem söz sahibine yakışır. Son dönemde hızlı bir şekilde ve ciddi bir sayıda üye kaybı yaşayan bir sendikanın, gündem değiştirme çabasıyla, olayı çarpıtıp, kadına hakaret iddialarını gözden kaçırmaya kalkması kabul edilir bir durum değildir. Hele ki “eşkiya ve terör örgütü” yakıştırması trajikomiktir. Kendilerine bu konuda tek bir cevabımız var: Biz eşkıya ve terör örgütü olsaydık, bizi de ayakta alkışlardınız. Sözde sendikanın iftira, hakaret ve suçlamalarına karşı şikayette bulunarak adli bir süreci başlatıyoruz.

Şehrimiz halkı haber alma hakkını sizler eliyle kullanıyor. Bir hakkın kullanımına yardımcı olduğunuz için çok değerli ve vazgeçilemez bir iş yapıyorsunuz. Bu sebeple sizleri çok önemsiyoruz.

Yapacağınız haberlerle Afyonkarahisar’da doğrular güçlenecek yanlış ve yalanın mumu da bugün olduğu gibi sönecektir.” ifadelerini kullandı.

TÜRK EĞİTİM SEN ŞUBE BAŞKANI MUHTAR DEMİRCİ NE DEMİŞTİ?

“Geçtiğimiz günlerde Eğitim Bir Sen Şube Başkanı ve Başkan yardımcısı ile Bürokratik uzantısı Hocalar İlçemizde Okul basarak kendi üyeleri Okul müdürüne ağır tahrik, hakaret ve şiddet dolu eylemde bulunmuşlardır. Olayı gerçekleştirenleri şiddetle ve nefretle kınıyoruz.

Haddini bilmez bir şekilde eşkiyalığa soyunan Eğitim Bir Sen Şube Başkanı, Türk Eğitim Sen üye sayısının Hocalar İlçemizde artmasını hazmedemeyerek, Okul Müdürüne; “Sen sendikacılık yapmıyorsun!”, “Senin yüzünden üye kaybediyoruz!”, “Türk Eğitim Sen takviminin burada ne işi var?”, “Laf Salatası yapma!”, “Kaypaksın”, Sen hem AK Parti Milletvekili ile görüştüğünü söylüyorsun, hem de MHP Milletvekili ile görüşüyorsun. Sen iki yüzlüsün” gibi ağır hakaret, küfür ve baskı içeren sözler sarf etmişlerdir. Aynı zamanda eşkıya ekibi, Okul Müdürünün üzerine yürümüş, çay bardaklarını fırlatmış, masada bulunan Konfederasyonumuza bağlı TÜRK BÜRO SEN takvimini de yere atmışlardır. Olay, okul koridorlarına taşmış bağırmaları duyan öğrenciler ağlayarak öğretmenlerine sığınmışlar, öğretmenler de endişe ve korku dolu anlar yaşamışlardır. Eğitim o gün sekteye uğramıştır. Olayın büyümesi üzerine korkan Sendika Başkanı ve yardımcısı yangın merdiveninden tabana kuvvet kaçmışlar, öğretmenlerin-durun kaçmayın, müdürümüze bunu yapamazsınız şeklinde bağırmalarına aldırış etmeden okuldan uzaklaşmışlardır. Olay sonrasında Okul Müdürü bizi aramış ve kendisine yardım etmemizi talep etmiştir. Anında olay yerine giderek konudan Devletimizin yöneticileri tarafımızca bilgilendirilmiştir. Mağdur okul müdürü üyesi olduğu sendikadan uğradığı saldırı karşısında istifa etmiş ve sendikamıza üye olmayı talep etmiştir. Yasal haklarını kullanarak, makamında uğradığı saldırı ve hakaret ile ilgili sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunmuştur.

Şimdi soruyoruz;

Sendika Başkanı, yardımcısı ve bürokratik uzantısı; Eşkıya mısınız, küheylan mısınız, terörist misiniz? Kamu Terör Örgütü müsünüz Sendikacı mısınız? Okul basıp, eğitimi kesintiye uğratıp, öğrencileri ağlatıp, öğretmenleri korkutup, hakaret edip, tehditler savurup, Devletin kurumuna ve memuruna saldırma cüretini size kim verdi?

Gelinen son noktada; Sendika adı altında Devletimizin itibarına saldıran ve bürokrasiyi esir alan kamu terör örgütü mensubu karakter yoksunlarına, en ağır cezayı yine 1000 yıllık Türk Devlet Töresi gereğince Devletimizin ilgili organlarının vereceğinden şüphemiz yoktur.”