Ülke ve yerel gündemle ilgili haftalık basın toplantısında basın mensuplarıyla bir araya gelen İYİ Parti İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu, bir süredir ilimiz gündemini meşgul eden İl Özel İdaresine personel alımıyla ilgili konuştu.
Mısırlıoğlu şunları söyledi: “Afyonkarahisar’da İl Özel İdaresinde yapılan kura çekimi, şehrimizde büyük bir infiale yol açmıştır. Kura sürecinde yaşanan yanlışlar, eksiklikler ve tutarsızlıklar yalnızca birkaç teknik hata değildir; doğrudan adalet duygusunu zedeleyen, vatandaşın devlete olan güvenini sarsan vahim olaylardır.
Halkımızın gözü önünde yapılan bu uygulama, şeffaflık ve tarafsızlık ilkesinden tamamen uzak bir görüntü sergilemiştir. Kura çekiminde listelerin hazırlanışından, sürece kimlerin dâhil edildiğine kadar birçok noktada kuşkular ve iddialar bulunmaktadır. Vatandaşlarımızın haklı olarak dile getirdiği “yanlışlıklar” görmezden gelinemez. Bu yanlışların adı “hata” değil, halkın gözünde apaçık bir adaletsizliktir.
İktidar temsilcileri ve yetkililer, her fırsatta “noter huzurunda yapıldı” diyerek meseleyi kapatmaya çalışıyor. Oysa herkes bilmektedir ki noter, sadece çekilen kuranın kaydını tutar. Noterin orada bulunması, listelerin hazırlanışındaki şaibeleri, başvuru süreçlerindeki eksiklikleri, vatandaşın kafasındaki soruları ortadan kaldırmaz.
Eğer listeler hatalıysa, kuraya alınacak isimlerde tarafgirlik varsa, o noter huzurunun hiçbir anlamı yoktur. Bu süreç, noterle makyajlanmaya çalışılmış ama milletin vicdanında sınıfta kalmıştır.
Afyonkarahisar’da binlerce insanımız büyük bir umutla bu sürece başvurdu. Kimisi ailesinin rızkı için, kimisi yıllardır işsizlik çilesi çektiği için, kimisi de geleceğine bir ışık aradığı için… ancak kura sürecindeki yanlışlar yüzünden vatandaşlarımızın umudu hiçe sayıldı, alın teriyle hak ettiği fırsat elinden alındı. İnsanların hayalleriyle oynamak, umutlarını sömürmek en büyük kul hakkıdır.
Bugün halk arasında dillendirilen şu sözler acı ama gerçektir:
“torpilin varsa girersin, yoksa kurada adın çıkmaz.”
İşte bu algıyı bizzat yönetenlerin yanlışları güçlendirmiştir. Oysa devlet, vatandaşına adaletin garantisi olmak için vardır. Bir devlet, vatandaşına güven vermiyorsa, en büyük yıkım orada başlamıştır.”
BUGÜNE KADAR VAADİNİZİ NEDEN TUTMADINIZ?
Bağ-Kur prim gün sayısının 9 binden 7 bin 200 güne düşürülmesi çalışmasıyla ilgili de konuşan Mısırlıoğlu, “Akp hükümeti, yıllardır esnafımızı ve bağ-kur’lu kardeşlerimizi yalnızca bir seçim malzemesi olarak görmekte, her seçim öncesi umut dağıtıp sandık sonrasında sözlerini unutmaktadır. Şimdi de 2028’de yapılacak seçimlere göz dikerek, bağ-kur’luların prim gün sayısını 7200’e düşürme vaadini ortaya atmaktadır.
Neden bugüne kadar tutmadınız?
Soruyoruz:
Eğer gerçekten esnafın derdini biliyorsanız, neden bugüne kadar bu sözü tutmadınız?
Yıllardır alın teriyle ayakta durmaya çalışan bağ-kur’lular neden oy uğruna bekletildi?
Bu milletin hakkı ve emeği neden seçim hesaplarına kurban ediliyor?”
EMEKLİNİN ONURUYLA OYNANMAZ
“Emekli maaşıyla geçinemeyen milyonlarca vatandaşımız, her gün zamlarla ezilirken; iktidarın tek yaptığı şey seçim dönemlerinde umut tacirliği yapmaktır.” diyen Mısırlıoğlu sözlerinin devamında şunları söyledi:
“Emeklilerimiz sadaka değil, haklarını istemektedir. Esnafımız seçim meydanlarının malzemesi değil, bu ülkenin üretim gücüdür. Bu milletin alın teri, iktidarın siyasi hesaplarının oyuncağı olamaz.
Emekliyi, esnafı oyalayan, umutlarını seçimden seçime hatırlayan anlayışı kabul etmiyoruz. Milletin alın teri, sandık uğruna pazarlık konusu yapılamaz. Bağ-kur’luların hakkı bugünden teslim edilmeli, yarına bırakılmamalıdır. Akp, milletimizin emeğini seçim propagandasına dönüştürmekten vazgeçmeli; emeklimizin ve esnafımızın hakkını bugünden teslim etmelidir.”
AFYON BELEDİYESİ’Nİ DAHA ŞEFFAF VE ADİL KARARLAR ALMAYA DAVET EDİYORUZ
Afyonkarahisar Belediyesi’nin Gastro Afyon Festivalinin tanıtımı için yerel basına ayrılan bütçeyi Gazze’ye bağışlama kararı aldıkları şeklindeki kamuoyuna yaptığı açıklamayı da değerlendiren Mısırlıoğlu, “Elbette ki Gazze’de yaşanan zulüm karşısında milletimizin yüreği yanmakta, Filistin halkına destek olmak hepimizin insani görevidir. Ancak alınan bu kararın uygulanış biçimi son derece hatalıdır.
Festival süresince tanıtım için çalışma yapan, faturalarını keserek ödeme bekleyen yerel basın emekçileri, hiçbir şekilde bilgilendirilmeden bu kararın mağduru haline getirilmiştir.
Oysa ki şeffaflık gereği, basın kuruluşları önceden bilgilendirilmeli, bütçe aktarımı yapılmadan önce hak eden kurumların ödemeleri karşılanmalıydı.
Yerel basın, bu şehrin sesi ve vicdanıdır. Basın emekçilerini mağdur ederek yapılan bir uygulamanın, iyi niyetle alınmış olsa da, hem yanlış hem de haksız olduğu açıktır. Filistin halkına yardım etmek elbette ki önemlidir; ancak bu destek, yerel basını yok sayarak, onların alın terini görmezden gelerek yapılamaz.
Afyonkarahisar Belediyesi’ni, hem yerel basına karşı yükümlülüklerini yerine getirmeye hem de bundan sonraki süreçte daha şeffaf ve adil kararlar almaya davet ediyoruz.” dedi.