Bunu artık meslek edinmiş bir kitle var. Etraf bu dolandırıcılardan geçilmiyor.!!
Ufacık bir menfaati bile kâr sanan insanlar türedi. İnsanların saflığından faydalanıyorlar, hatta belki kendilerince bununla eğleniyorlar. Ne büyük gaflet! Çünkü bilmedikleri bir şey var. Hayat kimseye boş kâğıt vermez. Her yapılanın bedeli bir gün önlerine koyuverir. Kandırmak, oyalamak, güveni sömürmek. Bunlar için neredeyse bir kariyer planı sanki. Çoğumuzun bir şekilde yolu bu tiplerle kesişmiştir. Bazen etrafımızdakileri uyarıyoruz insanlara fazla güvenmemeleri konusunda.
Ama sıra bize gelince, basiretimiz bağlanabiliyor. O tuzak öyle ustaca hazırlanıyor ki iyi niyetle yürüdüğümüz yolda bir anda ayağımız kayıveriyor. İyi niyet, açık çek sanılıyor. Birine güveniyorsunuz, ertesi gün o güvenin faturası geliyor.
İyilik yaptığınız kişi, sizi iyiliğinizle vurmaya çalışıyor. Su değil, sabun gibi dokunduğunuz anda kayboluyorlar. Sonra da utanmadan, başka yalanlarla başka tuzaklarla sahneye geri dönüyorlar.
Daha birkaç hafta önce ben de aynı sektörden sevdiğim bir bayan meslektaşımla birlikte yaşadık bu tatsız durumu. Küçük çaplı bir matbaa baskı işiydi belki, ama yaşattığı manevi stres inanın, paradan çok daha ağırdı. İş planlarımız sarktı, huzurumuz bozuldu. Enerjimiz ve motivasyonumuz düştü.
Bir de baktık ki iyi niyet hırsızı dediğimiz kişi, ulaşılabilirse konuşan, ulaşılamazsa kaybolan bir gölgeye dönüştü. Telefonlar cevapsız, mesajlar okunmuş ama yanıt yok.
Emek gitmiş, zaman gitmiş, güven gitmiş. Kandıran kazandığını sansa da aslında kendi karakterinden kaybettiğinin farkında bile değil.
Vicdanın zekâsı, kalbin sezgisinden güçlü bir şey yoktur. Hayatın adaleti geç işler ama eksiksiz gelir. İyi niyet hırsızları, insanların vicdanını sömürse de en büyük kaybı yine kendileri yaşarlar.
Onlar küçük hesapların, üç kuruşluk menfaatlerin peşinde varsın koşsunlar. Saflık, bizim ayıbımız değil, onların sınavıdır. Kimse kimseden bedelsiz bir iyilik çalamaz.
Biz bundan sonra büyük derslerin ardından yürüyeceğiz. İyi niyetimiz suistimal edilmiş olsa da biz hâlâ iyi niyetliyiz. Yalnızca artık saf değiliz. İyi olmak başka, her şeye inanmak başka. Artık kimse bizim emeğimizi kolay kolay çalamaz. İyi olmanın modası geçmez. Çünkü iyilik bir karakterdir. Taklit edilemez, sadece yaşanır, hissedilir. Kötülük yayılır ama iyilik bulaşır. Sonuçta herkes kendine yakışanı yapar. Biz iyiliği seçtik, onlar fırsatı. Kandırılan kalplerin ahı, sessiz ama keskindir. O çok akıllı görünenlerin, kendi kurnazlığına yenilişini izlemek de hayatın en sessiz adaletlerinden biridir.
Günün sonunda biri huzurla uyur, diğeri kendi planında boğulur.İyi niyet hırsızları değil her zaman iyi kalpli insanlar kazanır.