Medya03’de Moderatör-Gazeteci Kadir Kaplan’ın konuğu olan Gazeteci-Yazar Ertuğrul Sevim, Kocatepe Gazetesi’nin gündeme getirdiği CHP Merkez İlçe Başkanlığı yönetimindeki çok sayıda kişinin YÜNTAŞ çalışanı olmasıyla ilgili haberini değerlendirdi.
BELEDİYE ÇALIŞANI PARTİ YÖNETİCİLERİ, BELEDİYE BAŞKANI VE MECLİS ÜYELERİYLE İLGİLİ SAĞLIKLI KARAR ALAMAZ
YÜNTAŞ A.Ş’de çalışan CHP Merkez İlçe yönetim kurulu üyelerinin sağlıklı karar alamayacaklarını söyleyen Gazeteci Sevim, “Alev Alatlı’nın meşhur bir sözü vardı. ‘Bir şeyin yasal olması, helal olması manasına gelmez.’ Bugün siyasi partiler yasasına göre kamuda çalışanlar bir parti üyesi veya yöneticisi olabiliyorlar. YÜNTAŞ A.Ş.’de çalışan kişiler CHP üyesi ve yönetim üyesi olabilir, burada bir problem gözükmüyor. Çoğunluğu Belediye Başkanlığı şirketinde çalışan yönetim kurulu üyelerinin alacakları kararlar; önümüzdeki dönem aday gösterilecek Belediye Başkanı, mevcut Belediye meclis üyeleri, Belediye Başkanıyla ilgili disiplin işlemi uygulayacaklarsa, patronu Belediye Başkanı olan kişilerin bunun hakkında sağlıklı bir karar yürütemeyeceğini öngörürüz.”
KAMU PERSONELİNİN ALENİ OLARAK SİYASİ PARTİYİ DESTEKLEMESİ DOĞRU DEĞİL
“Kamu personelinin aleni olarak siyasi parti desteklemelerini çok doğru bulmuyorum. Biz hep bunları eleştirdik.” diyen Sevimli konuyla ilgili şunları söyledi:
“Ayriyeten YÜNTAŞ Afyonkarahisar Belediyesi'nin ciddi bir kurumu. Personel alımları oranın üzerinden yapılıyor. Burada sadece bir partinin hakim olması ve o partinin yönetim kurulu üyelerinin iddialı siyasetçilerinin, cephede göğüs göğüse çarpışan, diğer siyasi partilerle yarış içinde olan insanların yöneticilik yapması, kamu adına yapılan hizmetlerde tarafsızlık ilkesinin çiğnenmesine sebep olabilir. YÜNTAŞ olarak siz ekmek üretiyorsunuz, hizmet üretiyorsunuz, personel alıyorsunuz. Otobüs işletmesi yürütüyorsunuz. Sosyal tesisler yönetiyorsunuz. Birçok iktisadi olayın içindesiniz. Hizmet alımı yapıyorsunuz, yatırım yapıyorsunuz. Burada sadece bir siyasi partiye gönül vermiş insanların olması ne yapar? Hizmetlerinde kendi yandaşlarına, seçmenlerine doğru gitmesini sağlar. Bu yüzden ben kamu personelinin aleni olarak siyasi parti desteklemelerini çok doğru bulmuyorum. Biz hep bunları eleştirdik.”
CHP’NİN EN ÇOK ŞİKAYET ETTİĞİ KONUYDU!
Cumhuriyet Halk Partisi’nin en çok eleştirdiği konunun kamu görevlilerinin AK Partili olmasıydı diyen Sevim şunları söyledi: “Cumhuriyet Halk Partisi'nin kendi şikayet ettiği konu neydi? Kamu görevlilerinin Adalet ve Kalkınma Partili olmasıydı. Dün Özgür Özel'in Ümraniye mitingini izleyenler Başsavcının daha önceden Bakan Yardımcısı iken Lüksemburg’dan yönetim kurulundan maaş aldığı ifşasını izlediler. Tabii bir başsavcı değil Cumhuriyet Halk Partisi İlçe yöneticileri. Ama bir kamu kurumunda görev yapıyorlar ve bunlar da bir Partinin yetkilileri. Bunlarda Belediye şirketinde çalışıyorlar.”
ÖZKAYA VE KARADENİZ’İN AÇIKLAMALARINI DEĞERLENDİRDİ
Gazeteci-Yazar Ertuğrul Sevim, Kocatepe Gazetesi’nin YÜNTAŞ A.Ş.’de çalışan CHP Merkez İlçe Yönetim Kurulu üyeleriyle ilgili haberini alıntı yapan AK Parti Milletvekili Av.Ali Özkaya’nın “Hak(!) Hukuk(!) adalet(!), diye yürürken (!) CHP’nin finansmanı da Afyonkarahisar Belediyesinden.” paylaşımını eleştiren CHP İl Başkanı Hasan Karadeniz’in “Emekçilerle uğraşma. Uğraşacaksan, emekçi kardeşlerimizle değil; vatandaşımızın sorunlarıyla uğraş.” sözlerini değerlendirdi.
İKİSİ DE YANLIŞ!
“Hasan Karadeniz diyor ki! Bizim yaptığımız yanlışsa, siz de yapıyorsunuz diyor. Bizim yaptığımız doğru demek lazım. Doğruyu ispat etmek lazım. Bizim yaptığımız doğru nedir? Bizim personelimiz bir hizmet verir, bir ücret alır. Hakikaten emekçidir, garibandır, siyasette yapar. Belki YÜNTAŞ bordrosunda gözükse de tamamen mesaisine dikkat eden, hiçbir siyasi eleştiriye konu olmayacak bir işte çalışıyordur. Deriz ki: ‘Maaşını YÜNTAŞ’tan alıyor olabilir. Bu adam 20 senedir burada çalışıyordu. Mesaisini yapıyor, işi bittikten sonra gidiyor siyaset yapıyor.’ Öyle diyemiyoruz.
Ne diyor kendisi: ‘Dinar'da oturduğu halde Kütahya’dan maaş alan adamlar var. Beni konuşturma” diyor Türkçesi. Doğru bir şey mi? Ali Özkaya’nın iddia ettiği bir hemşehrisini, bir partilisini bir yerden maaş aldırması için yanlış olduğunu Hasan Karadeniz’de biliyor, eleştiriyor. Ben O’nu söylemeyeyim sen de buradakilere karışma diyor. Bu zaten Türkiye'nin şu anda geldiği durumu özetliyor. Birisi bir taraftan çekiyor, diğeri bir taraftan çekiyor. Hangisi doğru? İkisi de yanlış.”
HER KANUNİ OLAN ETİK DEĞİL
“YÜNTAŞ’ta çalışırken, CHP’de yönetici olan kişinin oradan istifa etmesi gerekir, etik olan budur” diyen Sevimli şunları söyledi:
“Ülke siyasi partilerin çiftliği haline geldi. Belediyeyi ele geçiren belediyeye kuruyor otağını, parti ilçe binasını. Hükümeti ele geçiren Türkiye'nin her yerine kuruyor. Bu ülkede siyasi parti il teşkilatlarına belediyelerin araç tahsis ettiği araba, şoför ve yakıtıyla beraber belgelendi.
Siyasetin finansmanını kamu yapmak zorunda değil. Yani devlet ve hükümet yapmak zorunda değil. Böyle olunca ne oluyor? Ondan sonra Kamuda çalışan, Belediye İktisat teşkilatında çalışan adamı, parti yöneticisi yapmak zorunda kalıyorsunuz. Bu bir yandan nedir biliyor musunuz? İnsan kaynağını tükettikleri ile ilgilidir ya da kimseye güvenmedikleri ile ilgilidir. Kimseye güvenemezseniz personelinizi parti yöneticisi yaparsınız. Bu çok doğru bir şey değildir. Doğru olan nedir biliyor musunuz? Parti yöneticisi olan adamın kamu görevi yapıyorsa, oradan istifa etmesi. YÜNTAŞ’ta çalışıyorken yönetici olduysa belediye kuruluşunda çalışıyorum, buradan ayrılmam gerekiyor ya da emekliliğimi vermem gerekiyor deyip ayrılmasıdır. Etik olan budur. Ama kanuni mi? Kanuni. Her kanuni olan etik değil.” dedi.
Programda ayrıca ilimizde eğitim gören Üniversite öğrencileri başta olmak üzere yaşanan ulaşım sorunu ve Menzil Şeyhinin Bolvadin ilçesine yapacağı ziyaret değerlendirildi.
Programın tamamını aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=V9Tw1QfZIzo
