GÜNDEM

Afyon’da kadın emeği bir hikâye değil; başarıya dönüşen bir destan oldu

Afyonkarahisar’da “Yükselen Kadınlar: Kendi İşim, Benim İzim” projesinin tanıtım programında konuşan Vali Kübra Güran Yiğitbaşı, “Bugün görüyoruz ki, Afyonkarahisar’daki kadın emeği artık yalnızca yerel bir hikâye değil; ulusal ve uluslararası başarılara dönüşen bir destandır. Kadın Kültür Evlerimiz ise bu sürecin sosyal boyutunu şekillendirmiştir.” dedi.

Abone Ol

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı öncülüğünde Halk Bankası desteğiyle hayata geçirilen “Yükselen Kadınlar: Kendi İşim, Benim İzim” projesinin tanıtımı Afyonkarahisar’da gerçkeleştirildi. Tanıtım programına Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ve Vali Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı başta olmak üzere geniş katılım oldu.

Proje "kendi işim, benim izim" diyerek yola çıkan tüm kadınlara ilham vermeyi ve iş süreçlerine de başarıyla yönlendirmeyi hedefliyor. Ben de yapabilirim diyen kadınların daha cesur adımlar atmalarını, kendi işlerini kurmalarını ve büyütmelerini amaçlıyor.

KADINLAR TOPLUMUN ANA OMURGASI OLMUŞTUR

Programda konuşan Vali Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, “Afyonkarahisar’ın üretken kadınlarının gücünü, azmini ve hayallerini yepyeni başarılarla taçlandıracak olan “Yükselen Kadınlar: Kendi İşim, Benim İzim” programının lansmanında sizlerle birlikte olmaktan büyük bir memnuniyet ve gurur duyuyorum. Bu ülkenin kadınları tarih boyunca hem ailenin hem de toplumun ana omurgası olmuştur. Selçuklu’nun Kadınanalarından bugüne, Anadolu’nun bereketli topraklarını işleyen, evinin huzur ve mutluluğunu koruyan, çocuklarını geleceğe hazırlayan kadınlar, bugün artık yalnızca evlerde değil; siyasette, ticarette, sanatta, kamuda ve iş dünyasında da güçlü bir şekilde varlık göstermektedir. Bizler biliyoruz ki, Anadolu kadınlarının içlerindeki potansiyelin açığa çıkarılması ve emeklerinin görünür kılınması, yalnızca ekonomik kalkınmanın değil, aynı zamanda toplumsal adaletin, kültürel zenginliğin ve sürdürülebilir bir geleceğin de teminatıdır.” dedi.

KÜÇÜK BİR İLÇEDEN ÇIKAN BİR MARKA ULUSAL BİR ZAFER TÜRKÜSÜNE DÖNÜŞTÜ

Afyonkarahisar’da bu anlayışla hayata geçirilen Kadın Kooperatifleri ve Kadın Kültür Evlerinin kadınların alın terini gün ışığına çıkardığını ve onların hem ekonomik hem de sosyal hayatta yer almalarını sağladığını vurgulayan Vali Yiğitbaşı, “İlimizde Valiliğimiz himayesinde kurulan 20 Kadın Kültür Evi ve 19 Kadın Kooperatifi, 2 dernek, 2 Kadın Kültür Market ve 32 online mağazadan oluşan bu büyük ağ, yalnızca bir üretim yapısı değil; kadınlarımızın sosyalleştiği, eğitim aldığı, girişimcilik ruhunu yeşerttiği, geleceğe güvenle baktığı bir ekosistemdir. Bu ekosistemden doğan başarı hikâyeleri, aslında bir hayalin gerçeğe dönüşmesidir. Bu hayalin en çarpıcı örneklerinden biri Evciler Kadın Kooperatifidir. Kamu desteği ile kurulan kooperatifin, kuruluşunun ilk 4 ayında üretim, 9 kilogramlık benmari makinesiyle elle temperleme yöntemi kullanılarak yapılıyordu. Daha sonra SOGEP desteğiyle kooperatif bünyesine 2 adet temperleme makinesi, 1 adet klima ve 1 adet buzdolabı kazandırdık. Evciler’de birkaç kadının 2021’de küçük bir atölyede başlattığı İncila Çikolata serüveni, bugün günlük 2 ton üretime ulaşmış, 60 kadına sigortalı iş sağlamış ve Türkiye’nin dört bir yanına tat ve umut dağıtır hale gelmiştir. İncila, yalnızca damaklara tat katmıyor; kırsal kalkınmanın en somut örneklerinden birini sunarak kadın emeğinin nasıl bir markaya dönüşebileceğini herkese gösteriyor. İncila’nın Chocovia ile yaptığı iş birliği, küçük bir ilçeden çıkan bir markanın nasıl ulusal bir zafer türküsüne dönüştüğünün en somut örneğidir. diye konuştu.

ONLARIN ELLERİNDEN ÇIKAN HER PARÇA BİR SANAT ESERİ

Konuşmasına kadın kooperatiflerinden örnekler vererek devam eden Vali Yiğitbaşı, “Umay Kadın Kooperatifi ise keçe, ebru, dokuma ve tezhip gibi geleneksel el sanatlarını geleceğin modasıyla buluşturuyor. Onların ellerinden çıkan her parça bir sanat eseri, bir dua gibi işlenmiş bir miras. Ulusal fuarlarda gördükleri ilgi, kadın emeğinin kültürle birleştiğinde nasıl bir güce dönüştüğünü ispatlıyor. Bu Kooperatif, Valiliğimizin katkılarıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından desteklenen SOGEP (Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı) kapsamında, "Kadın Eliyle Keçe: Geleneksel Sanatın Çağdaş Modayla Buluşması" adlı projeyle 3 milyon 200 bin TL finansal destek almaya hak kazanmıştır. Bu bütçe, elde yapılan keçe kumaşların günlük hayatta kullanılabilecek kıyafetlere dönüşmesi; bunların tasarlanması, dikilmesi, kooperatifin markalaşması, hazırlanan ürünlerin bu marka ile pazarlanması ve satışı; ürün hazırlama sırasında kullanılacak dikiş, deri çanta ve ayakkabı dikme makinesi; yün, ipek gibi hammadde ve eğitim hizmeti alımlarında kullanılmaktadır. Proje sonunda, geleneksel keçe sanatının çağdaş modayla buluştuğu bir defile düzenlenecektir. Proje ile hem geleneksel sanatımız olan keçenin tanıtılması hem de sanatı devam ettirecek nesillerin yetiştirilip bu sanatın ekonomik güce dönüşmesi ve kadının emeğinin daha değerli hale getirilmesi sağlanmış olacaktır.” ifadelerini kullandı.

KÖKLÜ KURUMLARLA KURULAN KÖPRÜLERLE KADIN EMEĞİ DÜNYAYA TAŞINIYOR

Valilik öncülüğünde Ankara Ticaret Odası gibi köklü kurumlarla kurulan köprülerle kadın emeğinin dünyaya taşındığına dikkat çeken Vali Yiğitbaşı şöyle devam etti: “Şuhutlu kadınlarımız her ay ortalama elli bin sütlaç kasesini üretip İstanbul’a, İSTOÇ Ticaret Merkezine gönderiyor. O kaselerin her birinde Anadolu’nun bereketi, kadınlarımızın azmi ve alın teri var. Bu hikâye, yerelden ulusala taşınan başarının en tatlı örneğidir. Başmakçı Kadın Kooperatifimizin doğal tahini, Valiliğimizin gayretleriyle, geçtiğimiz yıl markalaşma çalışmasını tamamlayarak yurtiçi piyasaya sunuldu. Ürün, Tarım Kredi Marketlerin İstanbul Kısıklı, Ankara Beytepe Ekolojik Marketlerinde ve bölge deposundan sevk edilen marketlere gönderiliyor. Ürün ile ilgili diğer zincir marketlerle de çalışmalarımız devam ediyor. Çay Kadın Kooperatifi, ilçedeki imalathanesinden çıkardığı ürünleri Afyonkarahisar’ın kalbindeki bir alışveriş merkezine taşımış, Türkiye’de ilk defa bir AVM’de Kadın Kültür Kafe Market açarak tarihe geçmiştir. Kadınlarımız, sadece üretmekle kalmıyor, şehir hayatının merkezinde markalaşmayı da başarıyor.”

YERELDEN ÇIKAN DAYANIŞMA RUHUYLA KADIN EMEĞİ EN KÖKLÜ KURUMLARDA

Kadınların emekleriyle dijital dünyanın sınırsız pazarlarına ulaştığına değinen Vali Yiğitbaşı, “Sinanpaşa Kadın Kooperatifimiz, maharetli elleriyle kestikleri erişte ve sabırla yoğurdukları tarhanayı bugün Darphane ve Kızılay’a gönderiyor. Yerelden çıkan bu dayanışma ruhu, kadın emeğinin ülkenin en köklü kurumlarının sofralarına kadar ulaştığını gösteriyor. Sinanpaşa kadın kooperatifimizle Tarım Kredi arasındaki satış ön sözleşmesi Valiliğimiz öncülüğünde bu hafta imza imzalandı. Bu kooperatifimiz tarafından üretilen böreklik ve kahvaltılık olmak üzere iki tür haşhaş çok kısa süre sonra raflarda Tarım Kredi’nin marketlerinde yerini alacak. Çobanlar Kadın Kooperatifi ise e-ticaret platformlarıyla Türkiye’nin dört bir yanına doğrudan satış yaparken ve dünyaya ürünlerini Trendyol aracılığıyla perakende gönderiyor. Şimdi de Amazon gibi bir Dünya devi üzerinden toptan satış ile dünyaya açılmaya hazırlanıyor. Bu başarı, Anadolu’nun küçük bir ilçesinden dijital dünyanın sınırsız pazarlarına uzanan bir yolculuğun hikayesidir. Sandıklı ve Dinar Kadın kooperatiflerimiz geri dönüşüm ürünlerini el işçiliği ile birleştirip eşsiz çantalar ve peluş oyuncaklar üreterek yol üzerindeki tesislerde satışını yapıyorlar. Her iki kooperatifimiz ADEM kurslarında mesleki eğitim alan kadınlarımıza satış imkanı sağlayarak emeklerini görünür kılıyor.” dedi.

KENDİ MECRASINDA ÇAĞILDAMAYA DEVAM EDİYOR

Vali Yiğitbaşı kadın kooperatiflerinin faaliyetlerini anlattığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kadınana Kadın kooperatifimiz iş kıyafetleri ve fason üretimde belli aşama kaydetti. Onlarında başarı yolculuğu da tıpkı diğer kadın kooperatiflerimiz gibi kendi mecrasında çağıldamaya devam ediyor. İhsaniye ilçemizde hayata geçirdiğimiz önemli bir projeyi, Frigya Kadın Ürünleri Pazarı'nı da anmadan geçemeyiz. Yaklaşık altı ay süren titiz bir çalışmayla tamamladığımız bu pazar, bir satış alanı olmanın ötesinde, büyük bir sosyal ve ekonomik kalkınma misyonuna sahip. Temel amacı; Demirli, Üçlerkayası ve Bayramaliler köylerinde yaşayan kadınların ekonomik hayata katılımlarını artırmak ve el emeği göz nuru ürünlerine değer katmaktır. Toplamda 2.267 metrekarelik alana kurulan pazar, 14 dükkân, ortak kullanım alanı, mescit ve kütüphanesiyle yalnızca çevre köylere değil, farklı ilçelerden gelen kadınlara da sağlıklı bir ürün sergileme ve satış imkânı sunuyor.”

FRİGYA KADIN ÜRÜNLERİ PAZARI CAZİBE MERKEZİ OLMA YOLUNDA İLERLİYOR

Frigya Kadın Ürünleri Pazarı’nın mevcut durumuna dair de bilgiler veren Vali Yiğitbaşı, şunları söyledi:

“2023 yılı Eylül sonunda teşriflerinizle açılan bu merkez, kısa sürede 4'ü işyeri sahibi olmak üzere yaklaşık 100 kadına hizmet vermeye başlamış durumda. Kendine özgü mimarisi ve yöresel ürün çeşitliliği sayesinde pazar, bölge için önemli bir turizm cazibe merkezi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Bu değerli projenin sürdürülebilirliğini sağlamak ve gelişimini desteklemek adına önemli bir adım daha attık: İhsaniye Kaymakamlığı ve Belediye Başkanlığı koordinasyonuyla Frigya Yerel Eylem Grubu Derneği kuruldu. Dernek, pazarın kuruluş amacına sahip çıkarak bilgi ve tecrübeyi tek çatı altında toplamayı hedefliyor. En somut gelecek planı ise; derneğin Tarım ve Kırsal Kalkınma Kurumu'na sunduğu projenin onaylanması durumunda alınacak olan 360.000 euro tutarındaki yüzde yüz oranlı hibe desteğidir. Bu büyük destek, yerel ürünler için atölye kurulumu, festivaller, yarışmalar ve çeşitli tanıtım etkinlikleri gibi faaliyetlerde kullanılacaktır. Bu hibe, sadece Frigya Kadın Ürünleri Pazarı'nda faaliyet gösteren mevcut kadınlara değil, gelecek nesillere de dokunacaktır. Bu proje, bölge ekonomisini güçlendirerek kalıcı bir etki oluşturacaktır.”

AFYONKARAHİSAR’DAKİ KADIN EMEĞİ ARTIK YALNIZCA YEREL BİR HİKÂYE DEĞİL

Afyonkarahisar’da kadın emeğinin ulusal ve uluslararası başarılara dönüştüğüne dikkat çeken Vali Yiğitbaşı, “Bir başka başarı hikayesi de İlimizin şirin bir beldesi olan Sülümenli’den. Bu kasabamızda kadınlarımız, 2022 yılında Valiliğimizin hazırladığı proje ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı desteği ile Sülümenli Ambalaj ve Baskı Atölyesini kurdular. Bugün bu kooperatifteki kadınlarımız, “kadınlar bunu kullanamaz” denilen DFT baski makinesi, UV baskı makinesi, lazer kesim makinesi gibi makineleri başarılı bir şekilde kullanıyor ürettikleri mamülleri pazarla buluşturuyorlar. Bugün görüyoruz ki, Afyonkarahisar’daki kadın emeği artık yalnızca yerel bir hikâye değil; ulusal ve uluslararası başarılara dönüşen bir destandır. Kadın Kültür Evlerimiz ise bu sürecin sosyal boyutunu şekillendirmiştir. Kadın Kültür Evlerimizde sadece 2024 yılında 941 eğitim düzenlenmiş, 17 binden fazla kadınımız bu eğitimlere katılmıştır. Aynı dönemde gerçekleştirilen 450 sosyal ve kültürel etkinlikle kadınlarımız hayata daha güçlü bağlanmış; sağlık, kişisel gelişim, mesleki beceri, tarım, spor ve hukuki danışmanlık gibi alanlarda kendilerini geliştirme fırsatı bulmuşlardır.” dedi.

AFYONKARAHİSAR KADIN GİRİŞİMCİLİĞİYLE TÜM DÜNYAYA ROL MODEL SUNUYOR

Konuşmasının son bölümünde Afyonkarahisar’ın kadın girişimciliğiyle yalnızca Türkiye’ye değil, tüm dünyaya örnek bir model sunduğunu belirten Vali Yiğitbaşı, “Yükselen Kadınlar: Kendi İşim, Benim İzim” programı işte bu güçlü zemin üzerinde yükselecektir. Bu program, kadınlarımızın kendi işlerini kurmalarına finansman, eğitim ve mentorluk desteği sağlayacak; e-ticaret ve ihracat kanallarına erişimlerini hızlandıracaktır. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız ile ülkemizin en köklü bankalarından biri olan Halkbank’ın iş birliği, bu vizyonu daha da güçlendirecek; kadınlarımızın yolunu açacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettikleri gibi “Kadın güçlenirse aile güçlenir, aile güçlenirse toplum kalkınır, toplum kalkınırsa ülke yükselir. Afyonkarahisar, kadın girişimciliğiyle yalnızca Türkiye’ye değil, tüm dünyaya örnek bir model sunmaktadır. Evciler’deki çikolata üretiminde, Umay’daki keçe nakışlarında, Şuhut’tan İstanbul’a gönderilen sütlaç kaselerinde, Çay’ın AVM’deki marketinde, Sinanpaşa’nın Darphane’ye, Kızılay’a ulaşan ürünlerinde ve Çobanlar’ın dijital dünyaya açılan satışlarında görüldüğü gibi kadınlarımız yalnızca üretmiyor; geleceğin haritasını çiziyor, elleriyle ve emekleriyle adeta bir destanı örüyor. Bir şehir kadınlarının emeği kadar kök salar ve o nispette ayakta durur. O eller ki, toprağı yoğurur, geleceği dokur. İşte bu yüzden onların her imzasında, her işinde, bıraktıkları her izde geleceğimizi görüyoruz. Bu vesileyle, öncelikle Sayın Bakanımız olmak üzere, emeğiyle, azmiyle ve hayalleriyle bu büyük hareketin parçası olan tüm kadınlarımıza teşekkür ediyorum. “Yükselen Kadınlar: Kendi İşim, Benim İzim” programının hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi saygı muhabbetle selamlıyorum.” dedi.

Program kapsamında Rüzgar Mira Okan Lider Duruşu ve Kişisel Marka Yönetimi, Dr. Işıl Boy Ergül Girişimcilik 101, Gizem Aydoğmuş Marka Yaratmak, Dijitalleşme, İnstagramdan Satış ve E-Ticaret, Beril Koparal Finansal Hukuki Süreçler ve Şirket Kurma, Ekip Yönetimi ve Ekip Olma Bilinci, Yasemin Dayı Finansal Kaynağa Ulaşım konularında eğitimler verdi.