Medya03’de Rasime Fedakar’ın hazırlayıp sunduğu ‘Sözün Özü’ programının konuğu olan Eğitimci, Turizmci Arif Keskin, Afyonkarahisar’ın en güvenli illerden bir tanesi olduğunu, ilimizin turizm potansiyelinin farkına varmamız gerektiğini söyledi.

AFYON’DA HİÇBİR TEHLİKELİ MAHALLE YOKTUR

“Afyon’da bir kişi en tehlikeli mahalleler neresi? diye haber yapmış. Böyle bir şey olur mu?” diyen Keskin şunları söyledi: “Potansiyelin farkına varmak derken şunu anlatmak istiyorum. Youtube'a girdiğinizde en tehlikeli mahalleler diye. Afyon’da bir kişi bunu almış en tehlikeli mahalleler neresi? Böyle bir şey olur mu? Kendi ayağına mı sıkıyorsun? Bizim Afyon'da hiçbir tehlikeli mahalle yoktur. Bugün İstanbul'da ya da başka bir şehirde hangi memlekette saat 10.30’da 11’de işinden tek başına gelecek de evine gidecek hiçbir şey olmadan. İşte Afyon böyle huzurlu bir şehir. Kapının önünde 1-2 saat otururum iş yerini kapattıktan sonra. Arkadaşlar gelir, onlarla da otururuz. Kapının önünden geçenler: “Ne kadar güzel, biz bu saatte sokağa çıkamayız.” Ama Afyon’da çıkılır, çünkü Afyon'da herkes birbirine sahip çıkar. En güvenli yer. Bunu ulusal basında Youtube'da anlatmanın ne alemi var? böyle kötülemenin ne alemi var? İşte potansiyelin farkına varmamak bu.”

AFYON KALESİNE ÇIKTIM BAYRAĞIN YANINDA RESİM ÇEKTİRDİM 15 PUAN.

Fransa’dan Afyonkarahisar’a gelen turistlerin, “Afyon'da 6 kişiyle karşılaştık 6’sı da çok güzel insanlardı.” dediğini aktaran Keskin şunları söyledi: “Birkaç gün önce 2 tane turist gelmiş. Bunlar Türkçe konuşmasını bilmiyorlar Fransa'dan geliyorlar. Manisa'dan bir genç almış, Afyon'a getirmiş, geziyorlar. Bunlar her gittikleri yerde uluslararası bir yardım kuruluşu için puan topluyorlar. Afyon’un potansiyeli iyi anlaşılsın diye söylüyorum. Bu potansiyelin içerisinde en yüksek puan 15. Afyon Kalesi 15 puan. İzmir'deki o görkemli yerler, İstanbul'daki o görkemli yerler 3-4 puan. Ama Afyon kalesine çıktım bayrağın yanında resim çektirdim 15 puan.

Şöyle bir şey daha var. Bu turistler yöresel bir evde ağırlanacak. Ben Afyon'da bir arkadaşa telefon ettim. 2 tane bayan turist arkadaş var, bunların paraları yok, para harcamadan geziyorlar. Ama metod olarak bir evde ücretsiz kalmak zorundalar. Komşular seferber olmuşlar. Yer sofrasında yemek yediler ve ben onları bıraktım. Onlara gidecek yeri de tarif ettim. Onlar da bakmışlar sonra gidecekleri yere kadar bırakmışlar. Görebiliyor musun? Ve bana o turistler şunu söylediler: “Afyon'da 6 kişiyle karşılaştık 6’sı da çok güzel insanlardı.” İşte potansiyelimiz bu. Her şeyimizle hazırız, hiç kimsenin birbirinden eksiği yok. Bir araya geleceğiz güzel şeyler için birlikte çalışacağız.”

BAŞKAN KÖKSAL’A SÖYLEDİM 3 GÜN İÇİNDE YAPTIRDI

“Fotoğraf insanın gezdiği yerleri cebinde taşımasını anlatır. Gezdiğin yeri istediğin kadar anlat, saatlerce anlatacağın şeyi bir kareyle anlatırsın. Onun için her yerin fotoğrafla ilgili silüetinin düzeltilmesi lazım. Mesela Ulu camiden baktığımızda iki binanın arasında bir böyle nahoş bir görüntü vardı. Sağ olsun Belediye Başkanı Burcu hanım geldi. Dedim ki: “Sayın Başkanım şurayı görüyor musunuz? Buraya şöyle bir güzel bir resim yapalım” dedim. İnanın 3 gün içinde yaptırdı. Sağolsun, teşekkür ederim. Her yeri fotoğraf çekilecekmiş gibi. Biz konağımızda da böyle yapıyoruz. Afyon'da turisti nasıl çekebiliriz, bunun için çekim alanları oluşturmak gerekiyor. Çekim alanı oluşturduğunuz yerde insanlar resmiyet aramıyor.”

KOCATEPE’YE GERÇEĞE YAKIN SİLÜETLER YAPILMASI LAZIM

“Bir de insanların hassasiyetlerine dikkat etmek lazım.” diyen Keskin sözlerini şöyle noktaladı: “Mesela Şuhut’ta Atatürk evi var, bütün komutanlarla resim çektirirsin, bir tek Atatürk'le resim çektiremezsin. Çünkü programda Atatürk yok. İnsanlar geldiklerinde bulundukları yeri hissetmek istiyorlar. Mesela Kocatepe'ye çıktıklarında güzel bir anlatımla ağlamayan insan yoktur. Fakat Kocatepe’ye çıkarsın 1 tane obüs topu var 1934 yapımı. Zannediyor ki insanlar bu topla savaşa girilmiş. Bizim o günkü menzili 600 metre olan toplarımız vardı, 20 km. menzili olan toplarımız değil. Afyon'un otogarında toplar var O toplarla 600 metre yaklaşmışız Yunan’a. Baktığı zaman da Yunan komutanı 15 kilometreyi görebiliyor. Sen ona 600 metre yaklaşıp ateş etmek zorundasın ve O’na duyurmadan. Düşünebiliyor musunuz zaferin büyüklüğünü? Sen oraya 1934 yapımı obüs topu koyuyorsun Kocatepe'ye. Semboliktir, koyabilirsin ama oraya gerçeğe yakın silüetler yapılması lazım.” ifadelerini kullandı.

Emirdağ Fen Lisesi’nden arabaşı çorbası etkinliği
Emirdağ Fen Lisesi’nden arabaşı çorbası etkinliği
İçeriği Görüntüle

Programın tamamını aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.

https://youtu.be/pispHfv9-mU